1978'den beri
Neden Ayvalık Filozofu ?
İyi de kardeşim neden Ayvalık Filozofu ?
Şans... Tamamen şans. Olup biten herşey gibi tamamen tesadüf ve özel bir amacı yok.
Bundan seneler önce, yani dünyanın henüz fazla bozulmadığı bindokuzyüzyetmişli senelerde Istanbul yakınındaki evimiz istimlak edilmeseydi belki de Ayvalık ile tanışmam hiç mümkün olmayacaktı.
Oysa o devirde eşi benzeri fazla olmayan o muhteşem evin bir yol inşaatına kurban gittigini öğrendiğim gün ne kadar da üzülmüştüm. Her işte bir hayır vardır derler ya. Aynen öyle oldu, ben de bu güzel cennet topraklara küçük yaşlarımda adım attım.
Ayvalık a ilk seyahatimizi çok iyi hatırlıyorum. Bir dolu yağmuru bize hoş geldin demişti. Arabayı bir ağacın altına çekip ceviz büyüklüğündeki dolulardan saklanarak girmiştik kasabaya. Yıl Bindokuzyüzyetmişlerin ortasını biraz geçer gibiydi. O günlerden bugüne Ayvalık yaşadığım dünyada "nispeten" en az değişen ve bozulan yerlerden biri olarak kalmayı başardı. Bunun nedeni kısa süren yaz sezonu olsa da çarşaf gibi bir deniz hayali ile yanıp tutuşan tatilcileri hayal kırıklığına ugratabilen rüzgarları olabilir. Sebebi her ne olursa olsun, Ayvalık bana bir tatil yeri gibi değil bir yaşam biçimi gibi geldi.
Öyle Ayvalıklı olduk filan zannetmeyin. Ola ola "yazlıkçı" olduk. Senenin altı ayını geçirsek, ve kendimizi "oralı" olarak görsek de halkın gözünde hala da öyleyiz. Bu makus kaderimi değiştirmek için çok çalışsam da henüz başaramadım. Ama günün birinde buralı olarak anılmak istiyorum.
Pencerelerden bakan, dar sokaklarda kapıların önünde oturan insanlar, eski rum evlerinin büyüsü bir yanda, Şeytan sofrasına veya Cennet tepesine çıkınca gördüğünüz manzara , sonu gelmez zeytinlikler ve harika bir deniz bir yanda... "Piyasa yapmak" kaygısı olmadan altında bir şort ve sandalet ile bütün günümü geçirebildiğim attığım her adımda gerçekten özgür olduğumu hissedebildiğim nadir yerlerden biri olarak kaldı Ayvalık. Ne bir lahmacunun elli liraya satıldığı tatil yerlerine, ne de bir sürü şoparın birbirine markalı kıyafet göstermeye kalktığl yerlere benzedi.
Ayvalık ufak tefek yanlış belediyecilik hamlelerine rağmen özünde aynı kaldı.
İşin Ayvalık ile olan kısmı böyle. Bana gelince ...
Ağbey kültürü olan bir ailede büyüdüğüm için sadece yazmak için değil, bir çok şey için kendimi hep küçük hissetmişimdir. Ellisinden sonra bu endişemden kurtulduğumdan mı yoksa ikinci dubleden sonra gaza geldiğim için mi bilmiyorum, artık iki kelam da ben edeyim dedim.
Mandıra filozofundan esinlenerek böyle bir isim bulduk.
Umarım keyif alırsınız.
Ayvalık Filozofu